Cuma, Ekim 03, 2008

Sevdiğim kısa yazılar/öyküler - 2 - Anonim

Dere tepe,dağ taş dolaşmayı çok seven tek gözlü bir adam
varmış. Yürür yürür gider, gider gider yürürmüş.
Bir gün uzaklarda renkleri karma karışık bir köy
görmüş; alacalı bulacalı garip bir köy.

Yaklaşmış köye doğru.Yolları bir tuhaf,
evleri bir tuhaf,
insanları bir tuhafmış köyün.
Köyün içine girince anlamış meseleyi.
Körler köyüymüş burası.

Kadınların, erkeklerin, çocukların velhasıl
herkesin sımsıkı kapalıymış gözleri.
Gezgin tek gözlü adam karar vermiş burda yaşamaya.
"hiç değilse benim tek gözüm var" diyormuş.
"körler ülkesinde şaşılar kral olur derler.
Bende bunların başına geçer yaşarım"

Körlerin gözleri yokmuş ama elleri,kulakları,
burunları çok hassasmış.
Kendilerine göre kurdukları bir düzen içinde
yuvarlanıp gidiyolarmış.
Adam şaşkın hallerine bakıyomuş onların.
Yürümeleri, konuşmaları doğrusu başka türlüymüş.

Bir gün körlerden biri ötekilerden birinin malını çalmış.
Sadece tek gözlü adam görmüş bunu.
Bağırarak ilan etmiş "filanca falancanın malını çaldııı"

Körler; nerden biliyosun ki demişler, o kadar
uzaktan duyamazsın ki?
Ben duymadım, gördüm demiş adam.
Gözüm var benim, görüyorum...
Körler göz diye, görmek diye bir şey bilmiyorlarmış.
Uzun zaman içinde çoktan unutmuşlar bu hissi.

Ne demek görmek, demişler. Nasıl görüyosun yani,
Duyulmayacak mesafeden
anlayabiliyor musun ne olup bittiğini?
Anlıyorum tabii demiş adam.
İnanmayız, imtihan edeceğiz seni demişler.

Adamı almış uzakta bi yere dikmişler.
Tecrübeleriyle eminlermiş ki o
Uzaklıktan hiç birşey duyulamaz. Anlat bakalım
demişler, biz şimdi ne yapıyoruz?

Adam anlatmış:
oturuyorsunuz, kalkıyosunuz, koşuyosunuz, yemek
yiyosunuz, şu şunu yaptı, bu bunu yaptı falan...
Derken körler bi evin içine girmişler, bağırmışlar.
"hadi anlatsana..."içeri girdiniz,
Göremiyorum ki demiş adam.
Ne olmuş yani içeri girdiysek, elli santim fark
var, anlat hadi anlat demişler.
Arada duvar var ama demiş adam, göremiyorum...
Körler, sen atıyosun demişler. Demin ki tesadüftü,
bak şimdi bilemiyosun...
-Çıkın dışarı söliyim demiş adam.
Bu kadar mesafeden duyduktan sonra ha içerisi ha
dışarısı demiş körler.
"Ama ben duymuyorum, ben görüyorum" diyormuş adam.

Öyle şey olmaz demişler. Sende bir sorun var.
Saçmalıyosun, acayip şeyler söylüyosun.
Hekime muayene ettireceğiz seni.

Adamı yaka paça hekime getirmişler. Hekim de kör tabi.
Elleriyle yoklamaya başlamış.
Adamın açık olan gözünü kastederek
"Buldum" demiş, sorun burda..
Saçmalaması bundan dolayı diyormuş, şimdi
düzeltirim ben onu...

Körler ülkesinde kral olmak isteyen gezgin zor
kurtarmış kendini onların elinden.

Sözün Özü:

KÖRLER GÖRENLERI ANLAYAMAZLAR.
SAÇMALIYOR SANIRLAR VE ONU DADÜZELTİP
KENDİLERİNE BENZETMEK İÇİN
GÖZLERİNİ ÇIKARMAYA UĞRAŞIRLAR.

6 yorum:

Meltingpoint dedi ki...
Bu yorum yazar tarafından silindi.
Meltingpoint dedi ki...
Bu yorum yazar tarafından silindi.
anasazi dedi ki...

Farklılıklar korkutuyor insanı. Farklılıkları hayata sokmak demek insanın kendi ile savaşını getiriyor. Anlamak için adım atmayı getiriyor. Red etmek, umursamak, hor görmek daha kolay.
Öte yandan bazen insanlar kabullenilmek için farklılıklarını, şahsiyetini saklıyor. İkincil hayatlar yaşanıyor...
Kendin olmak zor ama tüm farklılıklar da kabullenilmez ki.

"Ya göründüğün gibi ol, ya da olduğun gibi görün" felsefesi zor ama bence farklılıkları da içinde barındıran bir felsefe. Ne olduğunu bilmek için ne olmadığını bilmek ve olmadığın farklılıkların farkında olmak demek.

Neyse fazla uzatmayayım bundan da bir yazı serisi çıkar :-))

Meltingpoint dedi ki...
Bu yorum yazar tarafından silindi.
anasazi dedi ki...

Evet onları da anlamak çok zor. Ama eğitimle okuma yazma öğrenebiliyor körler. Sadece para, zaman ve emek gerekli.
Amerikadan bir arkadaşımın arkadaşı gelmişti seneler önce İstanbula. Ben de biraz gezdirmiştim onu. Adamın asıl mesleği sakatlara kayak öğretmek. Özellikle çocuklara. Oldukça zor bir iş ama çok keyif aldığını söylemişti. Boş zamanlarda ise daha fazla para için bodyguardlık yapıyormuş. Herhangi bir sakatlığı olana kayak gibi bir sporu öğretmek, ve o insanlarında kayak öğrenme çabası çok inanılmaz gelmişti bana.

kıyak dedi ki...

açıkgözlülerin sonu...